Bilinenleri bilinmeyen gibi yaşamak...
Cahil bir insanın hayattaki şikayeti ile Aydın ve eğitimli insanın bu hayattan şikayeti aynı olamaz,
olmamalı.
Bugüne kadar olumlu olumsuz yaşanmışları yok gibi göremeyiz görünmemeli.
Neden başımıza gelen bir sorun ve olumsuzluk karşısında feryat ile öfkeleniyoruz?
Problemi akılcı çözmek yerine münakaşa ile çözmeye meyilliyiz?
Ruh halimizin önünde ekran koruyucu var
Çünkü okumuş görünümlü cahil bir ruh haline sahibiz sanki. Görüntüsüne bakılırsa bir insanın her
sorunu akılcı çözer gibi görünüyor, karşılaştığı bir olumsuzluk karşısında bambaşka biri oluyor.
Tv veya İnternet karşısında patlamış mısır veya cips yemek bir meziyet olmamalı. Seyrettiğinizi
anlamak önemli. Okunan kitap ile Mide değil akıl ve bilgelik kazancı aklı mutlu etmeli.
İhtiyacın olan bilgiyi İnternette veya kitapta bulmak meziyet olmalı. İhtiyacın olmayan bir tv. Seyri
bilgi kirliliği ile dolu bilgi obezitesi olur insan.
Obezite olmuş bir beyin ile İyi ve kötü’de seçicilik yapamaz. Neye ne kadar alkış ya da öfke
göstereceğimizi bilemeyiz hesaplayamayız. Bir bakmışız önemsediğimiz düşüncenin bir entelektüel
olmak yerine yumruğu sıkılı duran saldırgan ruh hali ile militanı olmuşuz!
Bir şehir sevmek
Bir düşünceyi sevmek
Bir entelektüel donanımı ile olmalı ki bu önemsediğimiz fikirlere faydamız olsun, yaşadığınız şehre
faydamız olsun.
Evet Alanya ekonomisi neden sorunlu?
Hızla büyüyen Alanya ekonomisinde neden bu şehre yatırım için gelenlerden batan oluyor?
Atadan kalan sermaye ile iş hayatında olan iş adamı Alanyayalı ekonomisi daralıyor?
Neden bu şehirde geçmişin mirası ile ticaret yapan iş arkadaşlarımız iflas ile yüzleşiyor?
Alanyanın ekonomisi iyi analiz edilmiyor. Bu şehri militanı gibi sevmek kimseye fayda getirmiyor,
yaptıkları işin bilgeliği ile entelektüel olan büyür. Ekonomi karşısında yeterli nitelikli insan kaynakları
seçici olan kazanır .
İşe yarıyor diye Alanya ekonomisini ve turizmine zarar veren kişiyi koruyan çalıştıran bu şehrin
geleceğini çalıyor demek olur.
Şehir hızla büyüyen bir görüntüsü karşısında; ekonomik gücü yüksek turist ve yerleşik olarak yaşamak
için konut almayı tercih eden yerli ve yabancı turist azınlıkta!
Alanya, tatili seven her insanın güven içinde gelip tatil yapacağı ve ev sahibi olacağı şehir olmalı.
Bu konuda yerel yöneticiler çok sorumlu. Bu konuya girmeyeceğim ileride yazacağım kim nasıl zarar
ver di? Diye.
Aslınd 2 bin yıl önce bize nasıl olunmalı tavsiyesi yapılmış bunu sizle paylaşmak istiyorum.
Antakya müzesindeki bir lahitten alıntı yaparak zihinsel jimnastik yapmanıza dikkat çekmek istiyorum.
Lahitte, Duvarda yazan söz MS 65 yılında vefat eden "Seneca" isimli bir düşünüre ait.
-Para iIe satın aIınan sadakat, daha fazIa para iIe de satıIır.
-BaşIayan her şey biter.
-Büyük bir servet, büyük bir köIeIiktir.
-ÖIüm, bazen ceza, bazen bir armağan, çoğu zaman da bir Iütuftur.
-Yeryüzünde gün ışığına Iayık oImayan nice insanIar vardır ama, güneş her gün yeniden doğar.
-Hayatı komedi sananIar, son espriyi iyi düşünsünIer!
-Yaşıyorsak, haIa umut var demektir.
-Aza sahip oIan değiI, çok isteyen fakirdir.
-Hayatı kaybetmekten daha acı bir şey vardır, yaşamın anIamını kaybetmek.
-Unutmazsan senin, affetmezsen onun canı acıyacaktır. Unutma, affetmek ve unutmak sadece iyi
insanIarın intikamıdır.
-Ey hayat, senin bu kadar önemIi tutuIman öIüm sayesindedir.
-Unutma ki, birIikte oIduğun insanın geçmişini kurcaIamak, onunIa kurmayı düşündüğün geIeceği yok
etmekten başka bir şeye yaramaz.
-İnsanIarı tanımak için onIarı sınamaktan korkmayın; çünkü kaybediImesi gerekenIer, en önce
kaybediImeIidirIer.
-GençIiğinde biIgi ağacını dikmeyen, yaşIıIığında rahatIayacağı bir göIge buIamaz.
-Hafif acıIar konuşabiIir ama, derin acılar dilsizdir.
Biz geleceği güven içinde olan bir Alanya istiyorsak tercihlerimiz ve insani ilişkilerimiz konusunda daha
özenli olmak zorundayız.
Bilimleri bilinmiyor gibi yaşamak sorunlara çözüm değil, her sorunu çözmek için emek vermek
sorunları çözer.
Anlık “sorunu çözüyorum” diye şehrin geleceğini yağmalayan kişilere yetki ve sorumluluk emanet etmeyin...