Bu yıl 61’incisi düzenlenen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde "Ayşe" filminin prömiyeri yapıldı. Down sendromlu kardeşi Rıdvan ile birlikte yaşayan Ayşe’nin hayatını konu alan filmin başrol oyuncusu ve senaryo yazarlarından Binnur Kaya, “O kadar farklı yorumla çekilebilecek bir filmdi ki; Necmi Rıdvan’ı mümkün olduğunca az görmeye çalıştı. Başka bir şey anlaşılmasın diye görmek zorunda olduğu yerlerde görmeye çalıştı. Ben bu ahlakı sevdim” dedi.

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, film gösterimi, söyleşi ve oturumlarla devam ediyor. Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması kapsamında gösterimi yapılan "Ayşe" filminin yönetmeni, yapım ekibi ve oyuncuları, filmin ilk kez seyirciyle buluştuğu Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Aspendos Salonu’nda izleyicilerin sorularını cevapladı. Down sendromlu kardeşi Rıdvan ile birlikte yaşayan Ayşe’nin hayatını konu alan film, çalıştığı benzin istasyonuna uğrayan uluslararası bir kamyon şoföründen evlenme teklifi alan Ayşe’nin kaderiyle hayalleri arasında seçim yapmak zorunda kalışını aktarıyor.

“Rıdvan’a ablası Fatma evlilik teklifi alsaydı ne olurdu gibi sorular sorarak, senaryoyu ortaya çıkardık”

Filmin senaryo yazarı ve yönetmeni Necmi Sancak, filmin hikayesini kuzeni Rıdvan’dan etkilenerek yazdıklarını aktardı. Senaryoyu oluşturabilmek için Rıdvan’a çeşitli sorular yönelttiklerine değinen Sancak, film sürecini şu şekilde aktardı:

“Rıdvan’a ablası Fatma evlilik teklifi alsaydı ne olurdu gibi sorular sorarak, senaryoyu ortaya çıkardık, hayata geçirmek için mücadele ettik. Sonra Binnur Kaya Hanımefendi’ye senaryomuz ulaştı ve çok beğendi. Binnur Hanım projeye dahil olunca her şey Arap söküğü gibi çözülmeye başladı. Ben, Ahmet Sancak ve Binnur senaryoyu geliştirmeye başladık, yaklaşık 3-4 ay sürdü. Binnur Hanım gerçekten bir ekol, hem senaryo bilgisi hem yenilikçi yanıyla bana çok şey öğretti. Sonra Menderes Samancılar ağabeye gittik, o da bizi kırmadı. Karaktere de kendisi ekstra özellikler ekleyerek, çok güzel bir karakter oluşturdu. Ardından Ali Seçkiner Alıcı ağabeye gittik, Binnur Hanım’a ’Aşık olmak ister misin?’ dedik, o da ’Seve seve’ dedi. Uzun bir sürecin sonunda izleyiciyle buluşmasını sağladık.”

“Bu film Ayşe’nin hikayesi”

Manavgat’da şiddetli fırtına ve rüzgar ağaçları yıktı, okula zarar verdi Manavgat’da şiddetli fırtına ve rüzgar ağaçları yıktı, okula zarar verdi

Necmi Sancak, bir seyircinin “Filmin adı Neden Rıdvan değil de Ayşe?” sorusu üzerine “Çünkü bu film Ayşe’nin hikayesi” cevabını verdi.

“Rıdvan harika bir partnerdi”

Filmin oyuncusu ve senaryo yazarlarından Binnur Kaya ise filmi ilk kez seyrettiğini kaydetti. Filmin seyrinin zor olduğunu dile getiren Kaya, riskli işlerde yer almayı sevdiğini ifade etti. Kaya, “Seyretmesi zor bir film. Çünkü içinde filmi satan hiçbir şey yok, müzik yok, estetik bir oyuncu yok. Bir gişe filmi değil, nereye gider ne olur bilmiyorum. İyi bir senaryo okudum, Necmi ve Ahmet yüce gönüllü davrandı. Senaryo hakkında fikir alışverişlerini yok saymadılar. Riskli işlerin içinde olmayı seviyorum, daha öncekilerinin denemediği bir şeyi denediler. Görüntü yönetmeni Meryem’in sırtından kamera hiç inmedi. Her şeyi bana sevdirdiler. Rıdvan harika bir partnerdi, herkes benim kadar şanslı olmaz. Disiplinli, her denileni yapan, yapmadığı zaman işi hiç aksatmayan bir partnerdi. Rıdvan’ın ablası Fatma benim oynamaya çalıştığım Ayşe karakterinin gerçek hali. Hayatını büyük bir sevgiyle ve kendi rızasıyla feda etmiş. Çok büyük bir fedakarlık, harika bir insan olduğu için Fatma Sancak’a çok teşekkür ederim. Onun anlatacak çok şeyi var, biz onun yüzde 1, yüzde 2’sini gösterebildik” dedi.

“Necmi Rıdvan’ı mümkün olduğunca az görmeye çalıştı”

Ünlü oyuncu Binnur Kaya, ayrıca filmin çok farklı yorumlarla çekilebilme ihtimaline rağmen filmin yönetmeni ve senaryo yazarı Necmi Sancak’ın etik davrandığına dikkat çekerek, “O kadar farklı yorumla çekilebilecek bir filmdi ki; Necmi Rıdvan’ı mümkün olduğunca az görmeye çalıştı. Başka bir şey anlaşılmasın diye görmek zorunda olduğu yerlerde görmeye çalıştı. Ben bu ahlakı da çok sevdim. Filmde hiç müzik olmaması gibi, insanlar akan jeneriği bile müziksiz okumak zorunda kalıyor. İnsan her zaman böyle şeylerle karşılaşmıyor” dedi.

“Abla seni seviyorum”

Down sendromlu oyuncu Rıdvan Sancak ise film hakkında, “Bence iyi, devam. Abla seni seviyorum” dedi.

“Önemli olan senaryonun neye hizmet ettiği”

Usta sanatçı Menderes Samancılar, kendisi için senaryonun öneminin altını çizerek, “Senaryoyu okuduğumda tamam dedim. Bu meslekte benim bakış açım; rolün küçüğü büyüğü yok, önemli olan senaryonun neye hizmet ettiği. Senaryonun derdi var, sıkıntısı var, çözüm istiyor. Sıkıntı çözmek için bu tür projelerde yer almak bizim de boynumuzun borcu” ifadelerini kullandı.

“Binnur’u ve Menderes ağabeyi duyunca kayıtsız şartsız tamam dedim”

Filmin oyuncularından Ali Seçkiner Alıcı, Binnur Kaya ve Menderes Samancılar’ın filmde rol aldığını duyunca kayıtsız şartsız kabul ettiğini belirterek, “Benim için senaryonun gerçek yaşamdan alınması önemli bir etken. Binnur’u ve Menderes ağabeyi duyunca kayıtsız şartsız tamam dedim. İki tane çok değerli oyuncu. Onları konuşmamıza gerek yok, hatta konuşmayalım eskir. Bu iki etken ve ilk film olması çok önemli” diye konuştu.

Kaynak: iha